17- Uyarılara Rağmen KKD Kullanılmaması İşveren İçin Haklı Fesih Sebebidir. İşçinin Davranışları Sürekli İse 6 Günlük Hak Düşürücü Süre İşlemez. (Yargıtay 9 HD 2017/13712)

  • Oluşturulma Tarihi : 2019-08-05 09:58:29
  • Son Güncelleme: 2019-08-05 10:01:11
  • Yazar/Hazırlayan: Yargıtay 9 HD 2017/13712
  • Yükleyen: Yalçın KILIÇ
  • Doküman No: 973107
  •    5426
  •    74
  •    8
  •    1
  •    https://isg.email/6gJ3YS

Yargıtay 9 HD 2017/5618 E.  ,  2017/13712 K., 20.09.2017

 

1.     İş güvenliği kapsamında kendi can güvenliğini ve buna bağlı olarak iş güvenliğini tehlikeye düşüren, bu davranışında ısrarcı olan; bu davranışına geçerli bir gerekçe gösteremeyen işçinin, iş sözleşmesi tazminatsız olarak feshedilebilir.

2.     Her ne kadar 4857 s. Kanunun 26’ncı maddesinde, işverenin haklı fesih için altı günlük bir hak düşürücü süre öngörülmüşse de, işçinin davranışının devamlılık arz etmesi halinde, bu altı günlük süre aranmayacaktır.

 

Olayın Kısa Özeti

 Davacı İşçinin Talebi: 04.10.2006-15.04.2013 tarihleri arasında davalı işyerinde aralıksız olarak çalıştığını, iş akdinin işveren tarafından haklı nedene dayanmaksızın feshedildiğini, en son net ücretinin 1.485.00 TL olduğunu, yemek ve servis sosyal haklarından faydalandığını, davalı işveren tarafından istifa dilekçesi imzalattırılmaya çalışıldığını, bunu kabul etmemesi üzerine de iş akdinin feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile ihbar tazminatı alacağının tahsilini talep etmiştir.

 Davalı İşveren Savunması: Davalı vekili, davacının iş akdinin 4857 sayılı Kanunun 25/II-(ı) bendi uyarınca haklı nedenle feshedildiğini, davacının CNC operatörü olarak çalıştığını, iş güvenliği nedeniyle çelik burunlu ayakkabısını ve iş elbisesini giymek zorunda olduğunu, kişisel koruyucu malzemelerden bir adet çelik burunlu ayakkabı ve bir takım iş elbisesinin 20.02.2013 tarihinde davalı işveren tarafından davacıya teslim edilmek istendiğini ancak davacının malzemelerini teslim almadığını ve teslim tutanağını imzalamaktan imtina ettiğini, davacının ısrarlı olması üzerine 13.03.2013 tarihli tutanak ile savunmasının talep edildiğini, davacının yazılı savunma vermekten imtina ettiğini, sözlü savunmasında çelik burunlu ayakkabı giymesine engel bir sağlık sorununun olduğunu beyan ettiğini, davaoya bu sağlık sorununa ilişkin raporunu ibraz etmesi veya çelik burunlu ayakkabısını giymesi için 14.04.2013 tarihine kadar süre verildiğini, aksi halde iş akdinin feshedileceğinin ihtar edildiğini, davacının belirtilen tarihe kadar sağlık raporu ibraz etmediği gibi çelik burunlu iş ayakkabısını giymeyerek iş güvenliğini de tehlikeye düşürdüğünü, bu durumun 15.04.2013 tarihli tutanakla zabıt altına alındığını ve disiplin kurulunun da görüşü alınarak iş akdinin İş Kanunu'nun 25/II -ı bendi uyarınca haklı nedenle ve ihbarsız olarak feshedildiğini, feshin davacının yüzüne karşı açıklandığını davacının fesih bildirimini tebliğine dair düzenlenen tutanağı imzalamaktan da imtina ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

 Mahkemenin Davayı Kabul Sebebi: Mahkemece, demir uçlu ayakkabı giyilmemesi olayının işverence fesih sebebi gösterilen nitelikte ve ağırlıkta kabul edilseydi davacının iş akdinin hiç değilse ikinci tespitin yapıldığı 13/03/2013 tarihinden itibaren İş Kanununun 26. maddesinde öngörülen 6 günlük hak düşürücü süre içerisinde yapılması gerektiği, davalı işverenin 20/02/2013 tarihinden bu yana işin güvenliğini tehlikeye düşürdüğü halde 15/04/2013'e kadar yaklaşık 2 ay civarında demir uçlu ayakkabı giymeyen davacıyı çalıştırmaya devam ettiği, davalının savunması ile çelişen bu durumların iyi niyet kuralları da nazara alındığında davalı feshinin haklı fesih olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, davacının çelik uçlu ayakkabıyı giymemekte ısrarı ve sağlık sorunlarını da ispat edemememiş olması nedeni ile eski uyarılarda nazara alındığında işverenin feshinin geçerli olduğu gerekçesiyle kıdem tazminatı ve ihbar tazminatının kabulüne karar verilmiştir.

 Yargıtayın, İlk Derece Mahkeme Kararını Bozma Gerekçesi: Davacı işçinin uyarılara rağmen her hangi bir sağlık raporu sunmadığı ve çelik uçlu ayakkabıyı almamakta ısrar ettiği, iş güvenliği için gerekli çelik uçlu ayakkabıyı ısrarla teslim almayan ve giymeyen davacının iş güvenliği kapsamında kendi can güvenliğini ve buna bağlı olarak iş güvenliğini tehlikeye düşürdüğü, bu davranışında ısrarlı olduğu, " Kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşüren " davacının iş akdinin işveren tarafından 4857 sayılı Yasa' nın 25/II- ı maddesine göre feshinin yasaya uygun olduğu, davacının davranışlarının temadi etmesi karşısında İş Kanunu' nun 26. maddesindeki altı iş günlük hak düşürücü sürenin söz konusu olmayacağı anlaşıldığından, davacının kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken yerinde olmayan gerekçeyle kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

 

Bu Yargıtay Kararında Şu Hususlar Tartışılmıştır:

KKD kullanımı; İşverenin haklı feshi; İş akdinin feshi; İşin güvenliğini tehlikeye düşürme; 6 günlük hak düşürücü süre; Tutanak imzalamaktan imtina; Yazılı savunma vermemek; Hizmet akdi sebebi ile işçi ve işverenin karşılıklı borç ve yükümlülükleri; Sadakat borcu; İSG kapsamında işverenin ve çalışanların yükümlülükleri; Davranışlarının temadi etmesi; 6098 Türk Borçlar Kanunu madde 417/II; 6331 s. Kanun Madde 4; 6331 s. Kanun Madde 19; 4857 s. kanun madde 25/II; 4857 s. kanun madde 26;

 

YARGITAY KARARINDA ÖNE ÇIKAN HUSUSLAR

Hizmet akdinin oluştuğu andan itibaren, işveren özen borcu kapsamında işçiyi her türlü tehlikeden korumak, işçide, sadakat borcu kapsamında kendisini, işvereni, iş yerini ve işyerinde çalışan diğer işçileri korumak, tehlikeye düşmelerini önleyecek şekilde davranmak zorundadır.

 Sadakat yükümü, sözleşmenin taraflarına sözleşme ilişkisinden doğan borçların ifasında, karşı tarafın şahsına, mülkiyetine ve hukuken korunan diğer varlıklarına zarar vermeme, keza sözleşme ilişkisinin kapsamı dışında sözleşme ile güdülen amacı tehlikeye sokacak özellikle karşılıklı duyulan güveni sarsacak her türlü davranıştan kaçınma yükümlülüğünü yüklemektedir.

 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu' nun 417/II. maddesi uyarınca " işveren iş yerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli har türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdür. "

 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu' nun 4. maddesi uyarınca " işveren iş yerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmakla yükümlüdür.”

 İşçi iş güvenliğini tehlikeye düşürücü her türle davranıştan kaçınmak zorundadır. 4857 sayılı Yasa' nın 25/II- ı maddesine göre " İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, " işveren açısından haklı fesih sebebidir.

  

İşverenin Haklı Feshi İle İlgili Benzer Konulardaki Diğer Yargıtay Kararları:

*  Davacının işin görülmesi sırasında tahsis edilen aracı alkollü kullanması doğruluk ve bağlılıkla bağdaşmaz. (Yargıtay 9.HD. 2010/1393 E,2012/9514 K.22.03.2012),

*  Verilen eğitimlere rağmen şoförün emniyet kemeri takmadığı anlaşılmakta işveren feshi haklıdır. (Yargıtay 9.HD. 2009/37034 E,2011/47935 K.12.12.2011),

*  Güvenlik kamerası görüntülerini izlemediğinden hırsızlığın engellenemediği anlaşıldığından sözleşme feshi haklıdır. (Yargıtay 9.HD. 201271230 E,2014/6225 K.27.02.2014),

*  Güvenlik hizmeti veren bekçinin uyuması veya görev yerini terk etmesi (Yargıtay 9.HD. 4.11.2008 gün 2007/30651 E,2008/30368 K.)

*  Yanıcı ve patlayıcı maddelerin bulunduğu yerde yasaklanmış olmasına rağmen sigara içilmesi (Yargıtay 9.HD. 21.12.2009 gün 2009/12861 E,2009/36369 K)

*  Uyarıldığı halde tavukçuluk işyerinde hijyen dikkate alınmadan tekrar sigara içmek haklı fesihtir. (9. HD. 2009/47386 E. 2012/6616 K. 01.03.2012)

*  Çelik ayakkabı uyarılara rağmen giymediğinden somut olay bakımından iş güvenliğinin tehlikeye düşürdüğünden işveren feshi haklıdır. (9. HD. 2017/5618E. 2017/13712 K. 20.09.2017)

*  Aşçı bone ve eldiven takmadığından somut olay bakımından iş güvenliğinin tehlikeye düşürdüğünden işveren feshi haklıdır. (9. HD. 2009/28973 E. 2011/47493 K. 07.12.2011)

*  Güvenlik görevlisinin yemek yemek için dışarı çıkması bir kere bile olsa işin güvenliğinin tehlikeye düşürülmesi niteliğinde olduğundan fesih haklıdır. (9. HD. 2009/42783 E. 2012/4557 K. 20.02.2012)

*  WC dışında işyeri duvarına yaptığından işveren açısından haklı fesih sebebidir. (9. HD. 2011/44952 E. 2013/31587 K. 02.12.2013)

*  Alkollü araç kullanıp işin güvenliğini tehlikeye attığı anlaşılmakta işveren feshi haklıdır. (Yargıtay 9.HD. 2011/31567 E,2013/27843 K.01.11.2013),