Afet Haberleşmesinde Temel Sorunlar
Bir afet ya da acil durum hâlinde karşılanması gereken ilk ihtiyaç etkilenen bölgeyle ilgili coğrafi bilgidir. Olay yeri açık arazide ise bir arama-kurtarma ekibinin ihtiyaç duyacağı ilk şey bölgenin topoğrafik haritası olacaktır. Olay yeri, yerleşim bölgesinde ise, bu kez bölgenin sokak haritasına ihtiyaç olacaktır. Bunlar olmadan olay yeri komutası yürütmek, ekipleri koordine etmek ve yönlendirmek mümkün olmayacaktır.
Aynı sorun, bazı kurumların gündelik operasyonları için de geçerlidir. Örneğin 112 Acil, görevinin gereği olarak her vakaya olabildiği kadar ivedi intikal etmek zorundadır, zira kalp krizi ve benzeri olaylarda erişim süresi hastanın "yaşam-ölüm çizgisini ifade eder. Bu nedenle merkezdeki personelin şehrin semtleri ile ambulans noktaları arasındaki ilişkiyi çok iyi kurabilmesi doğru noktadaki ambulansın sevki bağlamında büyük önem taşır. Ancak telsiz haberleşmesini dinleyen ve örneğin başka bir görevden noktasına dönüş hâlinde olan bir ambulansın, anons edilen vakaya yakın olduğunu algıladığı anda merkeze durumu bildirme ve vakayı "isteme" inisiyatifini göstermesi şarttır. Nokta ambulanslarının da görev bölgelerini ve bu bölgeye komşu bölgeleri iyi tanımaları da bu bağlamda önem taşır. Böylece semt pazarı, yol tamiratı ve benzeri engeller konusunda da yeterli bilgi sağlanarak gereksiz zaman kayıpları da önlenmiş olur.
İtfaiye teşkilatında bu tür sorunlar mıntıkacı adı verilen uzmanlaşmış personelin yönlendirmesiyle çözülür. Mıntıkacılar, kendi bölgelerindeki bütün tek yönlü yollar, dar sokaklar, vb.'ne ek olarak, yangın hidratlarının yerlerini, semt pazarı, yol tamiratı vb. konuları en iyi bilen kişilerdir.
Afet ve acil durum ekiplerinin başarılı olması bir "takım ruhu" bilincinin varlığına koşuttur. Haberleşme ise "takım üyelerinin ortak merkezi sinir sistemi" olarak algılanmalıdır.