Halkla İlişkilerde Yapay Zeka için Etik Rehberi
Makinalar da hata yapabilir. Hatalı veya eksik verilerle programlanabilir, yanlış kod üzerinde çalışabilir ya da yanlış şeyler yapabilirler çünkü doğrusunu yapmak için insanlara bağımlıdırlar ve insanların kasıtsız ön yargıları olabilir veya önemli bir şeyi ihmal edebilirler. Ancak etik, sadece hatalardan kaçınmakla ilgili değildir, doğru olanı doğru nedenlerle yapmak ve kasıtlı bir zarar vermeme konusunda kararlı olmakla ilgilidir.
Etik olanı ve doğru olanı yapmak normal hayatta zaten yeterince zordur. Bunun içine yapay zeka ve makine öğrenimini de eklediğinizde tehlikelerle dolu bir karar verme süreci ile karşı karşıya kalıyoruz. Bu durum, insan zihninin her faaliyet sürecinde etiğe odaklanmasını gerektiriyor; çünkü yaptığımız her hata, şu anda içinde yaşadığımız büyük verilerle domine edilen algoritmik evrende daha da güçlenecektir. Sadece, kararlarını bir algoritmaya dayandıran sigorta şirketlerini, bir yapay zeka aracılığıyla kredileri onaylayan bankaları ya da küresel bir pandeminin sancıları sırasında kötü tasarlanmış bir algoritma tarafından desteklenen sağlık hizmetlerini düşünmemiz, hatalı adımların bireyler ve genel olarak toplum üzerinde yarabileceği potansiyel etkiyi fark etmemize yetecektir.
Büyük bir gücün, beraberinde büyük sorumluluklar getirdiği bir gerçektir. Yapay zekanın gücü, bakış açınıza bağlı olarak onu heyecan verici veya korkutucu bir hale getirebilir. Yapay zeka, ekonominin bazı sektörlerinde hızla büyüyor ve her ne kadar halkla ilişkiler uygulamalarındaki büyüme süreci o kadar hızlı olmasa da yapay zekanın nasıl tasarlandığını, oluşturulduğunu, kullanıldığını takip etmemiz ve herkese fayda sağladığından emin olmamız ve kamu yararını korumak için sorular sormamız gerekiyor.