Kovid-19 Salgını ve Sonrası: Toplum, Devlet ve Küresel Sistem
Her ne kadar, olumsuz yönleriyle dikkat çekiyor olsa da, sürecin olumlu olarak değerlendirilebilecek bazı bireysel ve toplumsal etkileri de söz konusu olmuştur. Bu alandaki kalıcı değişiklikleri de kazanımlar olarak kaydetmek mümkündür. Özellikle hijyen alışkanlıklarının gelişimi, yine bununla bağlantılı olarak sosyal mesafeye riayet konusundaki hassasiyet, tüketim ve tasarruf alışkanlıklarında ve davranışlarında yaşanan kalıcı değişikliklerin ve yeni normların gelişmesi de gözden uzak tutulmamalıdır.
Salgından en fazla etkilenen sektörlerden bir diğeri de turizm sektörü olmuştur. Salgın kapsamında alınan tedbirler, ülkelerin iç turizmini ve uluslararası turizmi olumsuz yönde etkilemiştir. Ayrıca, salgının toplam talep üzerinde oluşturduğu baskı, piyasalarda bir anomali döneminin başlamasına neden olmuştur. Buna örnek vermek gerekirse, WTI petrol fiyatı tarihte ilk kez negatif olarak fiyatlanmıştır.
Hiç kuşkusuz, küresel salgının zikredilen olumsuz ekonomik etkileri, sadece piyasa dengeleri ya da ülkelerin ekonomik verileri bakımından değerlendirilmemelidir. Tüm dünyada beraberinde getirdiği iş ve meslek kayıpları, doğurduğu gündelik geçim sıkıntısı ve tüketim alışkanlıklarında yaşanan köklü değişikliklerle, bireyler üzerinde göründüğünden çok daha derin psikolojik ve sosyolojik etkiler de doğurmaktadır. Meselenin bu yönü dahi, sorunun karmaşık doğasına ve izaha muhtaç etkilerine dikkat çekmek bakımından önemlidir.
Suç türlerinde ve verilerinde gözlemlenen değişim de Kovid-19 salgının bir diğer dikkat çekici etkisi olmuştur. Bu süreçte, dünya genelinde tıbbî malzeme kaçakçılığı, sahte tıbbî malzeme üretimi, kötü amaçlı yazılımlar ve fidye yazılımları dâhil olmak üzere siber suçlar ve internet uygulamaları temelli uyuşturucu ticareti suçlarında da belirgin bir artış olduğu tespit edilmiştir.
